Diyet Yapanların Kabusu: Açlık Krizleri
Zorlu diyet süreçlerinde, yaşanabilecek en önemli sorun: açlık krizleri...

Zorlu diyet süreçlerinde, yaşanabilecek en önemli sorun açlık krizi ve gıdalara karşı duyulan aşırı istektir. Hele birde bu isteği güzel görüntüleri veya nefis kokuları kışkırtarak körüklüyorsa bu isteğe karşı direnmek çok zor olmakta.
Böyle durumlarda hep sorulan soru: “Ben bu güzel lezzetleri hiç mi tatmayacağım?”. Tabiî ki tadacaksınız. Sağlıklı beslenme yasaklar zinciri, sadece şunları yiyeceksin listesi, nefis kokulu ve güzel görünümlü gıdalardan uzak tutan bir set, aç geçirilen bir süreç değildir.
Sağlıklı Beslenme Programı ve Açlık Krizleri
Sağlıklı bir beslenme programının başlangıç aşaması tabiî ki herkese yukarıda saydığımız izlenimlerden bazılarını çağrıştıracaktır. Bu başlangıç aşamasındaki adaptasyondan sonra bunun böyle olmadığının farkına varılacaktır. Bazı gıdaları ne kadar fazla tükettiğimizin, bazılarını ne kadar az tükettiğimizin, bazılarını da hiç tüketmediğimizin farkına varacağız. Bazı öğünleri atladığımızın, bazı öğünleri geçiştirdiğimizin, bazı öğünleri de abarttığımızın farkına varacağız. Oysa vücudumuzun her besin gurubuna düzenli ve belirli miktarda ihtiyacı var. Açlık krizleri ancak bu şekilde kontrol altına alınabilir.
Öğünleri kendi gün akışımızın içine yerleştirdiğimizde ve her öğünün hakkını verdiğimizde de genellikle şu düşünce hakim olmakta: “Ben bu kadar çok yersem kilo alırım!”. Oysa bu o metabolizmanın sağlıklı bir şekilde çalışması ve fazla yağları yakması için gerekli miktar ve dengeyi içeren bir programdır.
Hayatımıza adapte ettiğimiz sağlıklı beslenmenin ileriki aşamalarında görüntüsüne veya kokusuna dayanamadığımız bir çok yiyeceğe o kadar şiddetli istek duymadığımızı, eskisi gibi açlık krizleri geçirmediğimizi hissederiz. Üstelik bu gıdalardan ihtiyacımız kadar tükettiğimizin farkına vardığımız gibi fazla tükettiğimizde neler yapmamız gerektiğini de biliriz. Bu fazla tüketimi nasıl telafi edeceğimizi yani alternatifi yiyecekleri öğrendiğimiz için neyi daha az tüketeceğimizi veya ne kadar ilave spor yapacağımızı bilir ve uygularız.
Birçok kişi az veya hiç tüketmediği lezzetlerin de farkına varır. Hayatlarındaki bu eksiği tamamladığını görürüz. Yine birçok kişi aktivitelerinin ne kadar az olduğunun farkına varır. Bu konuda harekete geçip sporun lezzetini tadar.
Diyet programına ve beslenme bilimine pozitif bakmalı, ne kadar az yesem o kadar iyi mantığıyla kendimizi açlığa mahkum ederek, açlık krizlerine mahal vermemeliyiz.
Beslenme doğal bir süreçtir. Sağlıklı beslenmeyi öğrenip, uygularsak sağlıklı vücut ağırlığına ulaşmamız ve onu korumamız çok kolay olur.
Açlık Krizleri Başladığında Ne Yapmalıyız?
Açlık hissi uyandığında hemen sağlıklı- karbonhidrat- protein-yağ-dengeli çiğ sebze-meyve içeren bir öğün oluşturup yavaş yavaş yemelisiniz. Açlık krizlerine anında verilen bu yanıt açlık arzusunun azalmasına ya da tamamen ortadan kalkmasına yol açar.
Her zaman bol su içmek midenin dolu olması ile gelen doyma refleksi sayesinde açlık hissimizin abartılmasını engeller. Düzenli içilen su aşırı açlık duygusunun oluşmasını engeller, sindirimi düzenler.
Büyük aralar vererek yemek yerine sıklıkla ama küçük miktarlarda yemek çok faydalıdır. Sıklıkla ve küçük miktarlarda alınan gıdalar metabolizmanın daha hızlı çalışmasını sağlamakta, yağ yakımını hızlandırmakta ve vücudumuzun yağ depolamasının önüne geçmektedir.
Diyetle artan açlık duygusunu giderecek bir diğer yöntem ise spor yapmaktır. Sadece kalorinin az alınmasına dayalı diyetler başarılı sonuç vermez, daha etkin ve kalıcı kilo kaybına yol açacak bir diyet için kalorinin sınırlanmasının yanı sıra aynı zamanda egzersiz yapmak ve hareket halinde olmak bir o kadar önemlidir.
6 öğün şeklinde dengeli ve yeterli beslenmemiz vücudumuzun iyi çalışmasını, sağlıklı yağ yakımını sağlar. Öğün atlamamalı, açlığınızı abartmamalısınız. 2-3 saat arayla sürekli sağlıklı yiyecekler yemeniz, diyet yapmanızı ve çok iyi kilo vermenizi kolaylaştırır.
Diyet Yapmanızı Kolaylaştıran Yöntemler;
- Aralarda bol çiğ sebze tüketmelisiniz.
- Öğünlerde yediğiniz karbonhidratlar daha çok kompleks karbonhidratlar olmalı, o zaman daha uzun süre tok kalırsınız. Örneğin: beyaz ekmek, pirinç, makarna yerine tam buğday, çavdar ekmeği, kepekli makarna, kepekli pirinç tercih edebilirsiniz. Hamur tatlıları ve yağlı kremalı tatlılar yerine sütlü tatlılar, aşure, kabak tatlısı, ayva tatlısı gibi sağlıklı tatlılar tercih edebilirsiniz.
- Açlık krizi duygusunun tam karşısında doygunluk hissi çok önemli. Yavaş yemeli ve çok çiğnemelisiniz. Yemekte fizyolojik açıdan vücudun ihtiyacı karşılanmalı, sağlıklı sofralarda yavaş ve tadına vararak yiyerek psikolojik doyum sağlamalısınız.
- Hiçbir zaman unutmayın! “Beslenme asla bir suç, başarısızlık aracı değildir!”. Beslenme yaşam içinde mutlaka karşılanması zorunlu doğal bir ihtiyaçtır. Acıktığınızda bu bir suç veya geçiştirilecek bir şımarıklık değil, karşılanması gereken temel bir ihtiyacımızın, sağlıklı beslenme ihtiyacımızın habercisidir.
Doğal denge içinde vücudumuzun enerji istemesi, acıkmak ve bunun karşılanması doğal bir süreçtir.
Diyetisyen Nil Şahin Gürhan